28 Şubat 2010 Pazar

Gerdiniz beni

Çok gerginim şu an.Nedenini bilmiyorum ama.YGS-LYS şeysi sanırım gene.Bu kimyacı moralimi bozuyo gerçekten.Kimya dönem ödevimi söyledim.Esen miydi neydi onu bitiricem + Nanoteknolojiyi araştırcam.Nanoteknolojide ilerlet kendini sonra megatronik miydi neydi onu oku,köşeyi dönersin dedi.Ama bu adam bilmiyo mu ki?Bu bölüm 3 ünide var.Ayrıyetten Türkiye'de ilk 3bine girmek gerenk.Uf.Nefret ediyorum derslerden.Kimya testlerini bitirmem gerenk,Nisan'ın ilk haftasııı!!!Nalet olsun sayısala.
Yarın okula süt gibi gitmeliyim.Yoksa yine adımı alırlar.Uf.Harbiden.
Neyse gitcem ben odamı topliyim bi bide ders çalışiyim.İnşallah.

26 Şubat 2010 Cuma

Duyarlı insanın hali başka.

Adamlar Haiti için şarkı yaptı be.LinkinPark dinlemeyi özlemişim.

Yurdum İnsanı










vallah billah.

nöbetçi!

Oldum sonunda nöbetçi.Sonunda!Alpırla tebiki.Çok çok güzeldi,eğlendim yani ben.En başından anlatıcam.Kötülük.
Sabah gittim falan işte okula.Alpır gelmişti.Neyse.Defterleri dağıttık.Alpır taşıdı,masalara ben koydum.Koymadım,fırlattım."ŞILAK" sesi yükseldi,her koyuşumda.Pardon atışımda.Hatta 12lerden biri "YAVAŞ OL!" dedi.Bende sana mı sorcam,bas git demedim tebiki.Duymamazlıktan geldim.Büyüklük bende kalsın.Öğretmenlere bişey imzalattık falan.Server hoca Alpır'a taktı.Onun dersinde 4-5 kere girdik sanırım.Unutmaz hiç.Talebeler dersteyken müdür yardımcısı Zeki görev verdi bize,çalıştık.OKULUMUZ İÇİN.Tamam.Kastım.En en önemlisiiii!Alpır'ın PSPsini gördüm.Çok özendim!!!Bana ne zaman hediye edicek merak ediyorum,sürpriz olcak.DERMİŞİM.Alpır bey sağolsun bana Capri-sun ve browninin çikiletasından ısmarladı.Mezun olana kadar söyler artık.
Eliflerin 4 derslerininde boş geçmesi çok cizel oldu.Güzel olan herşey bugüne denk geldi sanırım.
X.Blogta X demiyim ya.Serhan abimiz yani.EVET!Artık abi.DERMİŞİM.Öğleden sonraki 2 dersede girmedi ve yok yazıldı.Nerden mi biliyorum.Nöbetçiydim,unuttun mu? (H)
Cizeldi yea.Yine olsa yine yaparım. :D
Öptüm.ŞAPŞUP.
Mert sana küsüm lan!

25 Şubat 2010 Perşembe

ben sana limon sıkmıştım!

Eskiden vampirist yaşardım ben,hatırlar mısın?Şimdi de onun küçük bir boyutunu yaşıyorum gibi bişey.Okuldan gelir gelmez uyursan,böyle olur yavrucum.Pazardan başliyim ben,sonu hayırlısı.
Pazar günü dersaneden sonra Diloş ve Nalanla buluştuk.Buluşur buluşmaz kendime Limon Bazar'dan üstünde Osmanlı tuğrası olan bi kolye aldım.Diloşla beğendik,çoğoş bence.Sonrada esparka yol aldık.Dersaneden çıkan bi insan öküz gibi aç olduğundan önce yemek yiyelim dedik.Göyaa ben diyetteydim dimi?KFC Panini diye bişey çıkarmış.Merak ettik,aldık ama hiç önermem.Boşu boşuna kalori almış oldum yani.Neyse.D&R'a falan bakındık fekat kitaplar çok pahalıydı her zamanki gibi.Nalan kendine manga aldı,adını bilmiyorum.Ama resimleri çok hoştu,bende okurum belki.Dolandık falan esparkta.Adidasta 1 alana 1 bedava varmış ama oda işime yaramadı,doğru düzgün ayakkabı kalmamış çünkü.Esparktan sonra muhteşem kitapçım İnsancıl'a gittik.Gece Evi Serisinin son çıkan kitabı Baştan Çıkarılmış'ı aldım ve dün bitti.Serinin en iyisiydi diyebilirim,çok fazla beğendim.Yanmış'ın Türkiye'de yayınlanmasını sabırsızlıkla bekliyorum.Şimdi de Kiraze'ye başladım ama Açlık Oyunları'nı okumak istiyorum.
Öyle böyle işte.
Nöbetçilik bizim sınıfa geçti bu arada.Listenin sonundayım nerdeyse.Belki Cuma günü Alpırla nöbetçi olabiliriz.
Okul çok durgun bugünlerde bide.Bilmiyorum.
Dün yani Salı günü :D arama yapıldı.Pantolondan adımı aldılar.Artık siyah pantolon giyemiycem.
Ha başlık mı?Aslında ben bu yazıyı 5 gibi falan yazıcaktım ve kardeşimde başımdaydı.O her kalk artık dediğinde ben sana limon sıkmıştım diye bağırdım,ordan geliyi.Çok merak ettiğini sanmamıştım ama söyledim.
-Sana ne ki?Bas git.-

20 Şubat 2010 Cumartesi

Arada 1

Şimdi de Dört X Dört'ün Arada Bir şarkısına taktım.Bide Kupa kızı ve sinek valesine.Bugün dersanede şarkıyı açtığımda herkesin şarkıyı sessizce söylediğini farkettim.Çoğoş bi duygu nedense.
Dersaneye yeni bi kız geldi bugün.Dilara.Önceden tanıyanlar bahsetmişlerdi biraz.Kız sorunlu bi tip.Öğretmen,öğrenci,hamile,yaşlı kimseyle konuşmuyomuş.Sevgilisi yasakladığı için.Erdoğan hocaylada kısık sesiyle zar zor konuştu zaten.Neyse de kızı çok dışladılar.Salak salak konuştular.Hoş değildi bence."Ben o kızdan nefret ediyorum çünkü." demezler mi?Takmamalıyım.
Elifle çok pis hinlikler düşünüyoruz.İkiz dingilleriz gerçekten.Salaklıklarımızı seviyoruuum!

Ayıboğan

Feyste aylak aylak dolaşırken geçen seneki 12lerin fotoğraflarına denk geldim.Geçen seneki okul maçlarında çektirdikleri fotoğraf müthiş.Şu an 12 olan etine dolgun bi ablamızı çok güzel etiketlemişler.Paylaşmak istedim.
Ayaktakilerin ortasındakine tüm okul aşıktı.Ah ah. :D Ayakta 6 kişi var.Ne malım!Neyse ortalardaki beyazlı işte.Lakabıda bonustu. :D Sonra öndeki GS formalı gencimizde Çinliydi.Tatardı ama biz çinli derdik.Özledim o günleri yahu.
Ayıboğana hala gülüyorum bu arada.SDSDFŞSKDNSDGLSDGK.

Ciciş Yişim



Mara Jade Yişim oluyor.

19 Şubat 2010 Cuma

mevsimler geçerken

Annemle Teoman şarkıları söylemek müthiş bi duygu.Onla coşmak,kopmak,eğlenmek.Kısaca onunla olan herşey çok güzel.
 Alper'in pspsinden bloga girmek için sabırsızlanıyorum.Pazar günü bulurum umarım.Onu bulucada wireless buluruz,umarım.
Mert OGÜ maçında 18 sayı atmış bu arada!Çok çok sevindim!Kimin hacotu falan dicem şimdi. :P
Eda'nın canı sıkkın.Ohan ayısı bi kızla çıkıyo çünkü.Hem de çok tipsiz bi kızla.Üff. :(
Mutsuz olmasın kimse,sinirleniyorum,kızıyorum,üzülüyorum.
Bugün Uğurcanla koridoru seke seke yürümemiz müthişti,süperdi.Canım kankim benim. :)
Bi şarkı var hani 'Mevsimler Geçerken'.Eda attığında dinlememiştim,çok meşhurdu o zamanlar.Bugün dinledim ve çok beğendim.Nakaratı çok hoş.Günün şarkısı bu işte.
Günün sözü ise şöyle;
Hayat,cinsel ilişki yoluyla bulaşan ölümcül bir hastalıktır.

Allah rahatlık versin,kardeeş.
NERDEN ESTİYSE.

18 Şubat 2010 Perşembe

yüzsüz yürek

Yüzsüz bi insanım ben.Alper'de öyle söyledi.Ne yüzsüzlüğümü gördünüz Allahsızlar!!!Ne diyorum ben ya.Coştum.Baya.
Yeşim ve Simge'yle konuşmak çok çok iyi geldi.Simge'yi çok özledim ya.2 senedir görmüyorum.Yeşim'de üçkağıtçılık yapmaz ve çiküftemi alır umarım.Ben rejimdeydim dimi?Eveeet.1-2 tane kurabiye soktum zaten rejimin içine.Büş yaparsa öyle olmaz,böyle olur.Nasıl?Müjganla konuşmayı özledim.Sonra herkesle dalga geçmeyi.Elif'e söyliyim yarın bikaç tane uğraşıcak adam bulalım.MAFYA gibi hissettim kendimi.Bi o kaldı zaten olmadığım.
Yarın matematik var lan.Ağğğ.Matematiği sevmediğimden değil.Hocanın içinin bayılmışlığı ve bizi de baymasından dolayı."Tabi canım." der durur gene.Test götiriyim.Çözerim.İnşallah.Allah Kerim.Subhaneke.Amin.
Bi Lacuna Coil bi Kenan Doğulu dinliyorum.İLGİNÇ.Zaten ben 44 kromozomluyum.Çok gelmiş birazını almışlar.Ne alakaysa.

konser olsa da gitsek!

Konser olsun.KENAN DOĞULU konseri.Olsun da gidelim.Kopalım biraz.İhtiyacım var ha,harbiden.
Ya da SAKİN gelsin mesela.Ya da DUMAN konseri öne alınsın.Olsun bişeyler.EKŞIN lazım.Çok.
Bileğindekiler çok hoş be Kenanım.Renk renk.

ikiz dingiller

Bugün dersler başlamadan önce Elifle onların sınıfına çıkarken her zamanki dedikodulardan birini yapıyoduk.11lerden mal bi çocuk var Yiğit diye.Dün Eliflerin servisinde herkesi sinir etmiş falan.Elif tam onu anlatıyodu ama çocuktan 'bi çocuk' diye bahsediyodu.Bende o çocuğun adı Yiğit mi dedim.Ve Yiğit önümüzdeymiş.Çok güzel rezil oldum.
Elif:
-Önümüzde.
Yiğit arkasını döner.
Elif&Ben:
-Günaydııııın.
Salaklığıma doymiyim emi.

17 Şubat 2010 Çarşamba

Restless Heart Syndrome

Aslında Alper'in ısrarına dayanamadığım için yazıyorum.
Çok garibim çok çok çok!Herşeyden sıkılıyorum yine.Bunalım dönemlerim başladı yani.Bir de diyete başladım.2 gündür okulda salata falan yiyorum,spor yapıyorum falan.Çünkü öküz gibiyim,kilolu olmak zor zanaat.Ne kilolusu ya şişko,bildiğin şişko!
xten nefret ediyorum,gerçekten.Bunları buraya yazmak zor benim için.Hoşlanıyorum aslında ondan,hatta 1,5 senedir gerizekalı gerizekalı seviyorum.Karşılıksız,koşulsuz...Ama sıkılıyo insan bi saatten sonra.Sıkılmak değil de bilmiyorum işte.Tarifsiz biraz.Hoşlandığım çocuklar oldu,evet.Ama kimseyi böyle sevmedim,böylesine bağlanmadım.Biliyorum salakça,biliyorum ailem bu tarz şeylerden hoşlanmıyo.Yaşıyorum yine de,istemesem de.Benim gibi çevremdekilerde sıkıldı bu durumdan.Sıkıcı.Bazen uzaklaştırabiliyorum ama bazen beynimin tam ortasında.Bakışı delip geçiyo sanki vücudumu.O bana baktığında hiçbir şey yok sanki dünyada.Herkes ölü.Sadece o ve ben varız.Dersin dünya yakışıklısından falan bahsediyorum.Salaklık işte,çocukluk,ergenlik şeysi.Amacım onla çıkmak da değil aslında ya da nefret etmek.Ne istediğimi bende bilmiyorum biraz.İçimdeki aptalca hisler bitse keşke.
Sadece x değil tek sorun.Sorun yok ama yaratmayı seviyorum sanırım.Yaratıcı bi insanım ya.Salaklık başa bela gerçekten.Hele olmicak şeylerin peşinden koşmak.Herşeye rağmen...
Anlamıyorum seni hiç,o kadar dengesizsin ki.
Durumum aynı başlıktaki gibi yani,hareketli kalp sendromu. :)

belki varsın belki yoksun...

14 Şubat 2010 Pazar

bu elementin periyok cetveldeki yerini

14 Şubatmış bugün.Öyle dediler.Hava çok güzel,tam bahar havası.Her yer çok kalabalık.Ama biraz kapandı gibi,yağmur yağabilir yine.Eveet artık blogumdan hava durumlarını takip edebilirsiniz. :) Okuyan varsa tabi.
Elif'i çok özledim yine.Hafif mutsuzluk,bir parça sıkıntı var üstümde.Elif olunca geçiyo sanki hepsi,mutluyum onunla.Geç bulduğum dostum o benim,herşeyim.
Dersanede fazlasıyla vardı sevgililer günü muhabbeti.Aman yok sevgilinin olmaması en iyisi falan diyolar.Çok komik bence.Seni zorlamıyolar dimi?İstemiyosan çıkmazsın.Kafana silah dayamıyoruz,korkma. :)
Kitap okumuyorum bu ara.Okumalıyııım!Kitap kokusunu özledim.
Bloga fazla çocuksu yazdığımı farkettim.İçimdeki çocuk blogta konuşuyo sadece. :)
Bugün dersanedeki hocalar ygs-lys yi hatırlatıp durdu.2,5 sene var ama göz açıp kapayıncaya kadar geçicek,biliyorum.Film burda kopsun,gözlerimi açtığımda kendimi üniversitede buliyim.Hayat keşke bu kadar kolay olsa.
İçimdeki fotoğraf çekme isteği susmuyo hiç.Aşırı istiyorum.Öyle böyle değil.Ama olmicak.Üf.
Herşeyi bi kenara bırakıp o elementin periyodik cetveldeki yerini bulayım ben.
Three Days Grace - Lost İn You,tapabilirsin.

12 Şubat 2010 Cuma

Albüm kapağı da süper şarkılar da.
Bunun üstüne bide fotoğraf makinası. 
Ah uleen.

Sıkıcı Günler

Okul sıkıcı,gerçekten.Hocalara deli olabiliyosun bazen ama ortamı çok özlemişim.Elif'i,Uğurcan'ı,Alper'i,Mert'i,Diloş'u hatta Sezer'i... 06:30 da kalktığımdan mütevellit yeni duruma ayak uyduramadım.İlk 2 günüm uyumakla geçti zaten.
Yazılarımda sık sık 'neyse' kelimesini kullanıyomuşum,Mert söyledi bugün.Farkındayım,beni uyardığı için teşekkür ediyorum değerli okuyucuma.: )
Bu hafta neler yaptım?Dersanedeydim hep,konu eksikliklerimi tamamlamak için.İyi oldu baya,tekrar yapmalıyım.
Bu arada annemi dün deli ettim.Pazar günü sizi atlatıp aşkoşla gezicem falan diyerek.Şu an birinden hoşlandığımı ya da biriyle çıktığımı sanıyo sanırım.: ) Fekat yok öyle bişey.
Elif'e hediye aliyim ben,sevinsin yavrucak.

7 Şubat 2010 Pazar

Romantik Komedi

Sevgili cicişleer,
sonunda izledim filmi.Kaçırmadım yani bu sefer.Çok çok çok beğendim.Konusu çok basit ama oyunculuklar falan çok hoştu.Gürgen Özlü sahneler öldürdü zaten beni.Engin Altan Düzyatan'a aşık olduk Elifle.Çok tatlı herif yahu. =D Sinem Kobal'ın Nil'in şarkısıyla ettiği dans çok hoştu.Hayran kaldım.
Sinemadan sonra Elif hanımın dersi olduğu için ayrılmak durumunda kaldık.Eve geldim bende.Annemle gezdik.Sonunda aradığım pantolonlar ve üst beni bulduu.
Yarın okul var bide.Ama üzerime çöken tatil rehavetinden hala kurtulamadım.Yarın yine 10da 11de kalkıcakmışım gibi geliyo.Okul iyi,güzel de ilk 2 dersin kimya olduğunu düşününce naletler ediyorum.Neyse cicişler.Cicişler mutlu olmak zorundadır,mutlu olun!

5 Şubat 2010 Cuma

rüya

Büş yine aptal aptal rüyalar görür!
Rüyam acayip garipti her zamanki gibi.Arabası bozulduğu için servisçi 2 tane taksiyle bizim evin önüne geliyodu.Arabanın içinde de servise ilk binen çocuk var.Ben yeni kalkmışım falan.Annem servisçiye beklemelerini söylüyo.Benim aceleyle giyinip,evden çıkmam lazım değil mi?Ama ben napıyorum?2 saat önceden kalkmış gibi üstümü giyip,yayıla yayıla kahvaltı yapıyorum.Servisçininde çıtı çıkmıyo.Neyse ben giyinip biniyorum taksiye.Bizim servisten bir sürü kişi ve ilkokuldan bir sürü arkadaşım toplanmış bi yere.Güya hepsiyle aynı servisteymişim.Ve benim yüzümden okula geç kalmışız.Film orda koptu,ben okuldaydım.Benim okullummuş orası da çok farklı ve karışıktı.Sınıflar karma olmuş.Ben Eda'yla aynı sınıftayım.Eda'yla aynı okulda bile değiliz!?Geçen sene çok samimi olduğum fakat şu an adını ağzıma dahi almak istemediğim bi arkadaşımla da aynı sınıftayız.Yanına gidip,konuşuyorum.O da ağlamaya başlayıp,biz ölümüne arkadaş değil miydik falan diyo.(Ölümüne arkadaşlık mı!?)Moralim çok bozuluyo kalkıyorum ordan.Sınıfımın yerini aramaya koyuluyorum.Yürürken arkamda 11lerden bi grup olduğunu farkediyorum.İçlerinde Serhan'da var.(Bu aralar aklımda değil ki hiç!?)Gülüp duruyolar falan,ben sinir oluyorum tabiki.Merdivenlerden aşağı inerken onun arkadaşı 2 çocuk bana bakıp gülüyolar.Sınıfa girip birileriyle konuşuyorum,sınıf çok kötü.Ama ben çok seviyorum.
Daha karışık şeylerde gördüm lakin hafızamdan tamamıyla silinmiş.
-Gündüz niyetine. =D

4 Şubat 2010 Perşembe

Behlüülcüğüm


Bu Behlüül yani Kıvanç Tatlıtuğ tam benim tipimmiş de ben farkında değilimişim.
Uzun,kaslı ve sarışın. =| Mine gör bunu! =D

kingo disco 4 hece haftada yalnız 3 gece

Aziz Kedi ve Zeki Enes Akkan'a bayılıyorum yahu. Consume obey die bide.

buu

Bu ve bu filmleri çoook merak ediyorum.Biri komedi biri polisiye.Kesin ben ikisinide izleyemeden vizyondan kalkar bunlar.Büş cdciye talim eder yine.Ama bu sefer gitmek istiyorum ya.Elif'i ayartmalıyım!
Misafir gelicek şimdi yahu.Sherlock Holmes'u çok merak etmeme rağmen hala izlemedim.Bugün de misafir yüzünden izleyemicem.Kübra ablaaa gel,kaçır benii!

alışveriş listesi göyaa

Eğer modumdaysam en basit şeylerle bile dalga geçebilirim ben.

vampirist

Garip bi yaşam tarzım var artık.10 gibi falan yatıp 1de kalkıyorum.Biraz takılıp tekrar yatıyorum.Ama 1-2 saat uyuyup,kalkıyorum.Geceleri yaşamalıyım bence.Okullar açılınca napıcam acaba?
Tatil bomboş geçti zaten.Sadece ilk günleri iyiydi.Tatillerim hep böyle aptal aptal geçmek zorunda mı?Ne adam gibi yaz tatili var ne de sömestır.
Sabah ezanı okunuyo be,vay anasını. =D
1-2 gündür kitap da okumuyorum zaten.Herkes tarafından beğenilen şu meşhuur Aşk adlı kitabı okuycaktım göyaa.Lakin istemiyorum.
Deli gibi Scorpions ve Sakin dinliyorum bide.
Bu Slerle olan aptal takıntım neyse!?
Kahve için su koymalıyım,bu da demek ki Büş kaçar.

2 Şubat 2010 Salı

İlk Yara

Benden kaçmana gerek yok
Değmemiş nazarım hiç körüm hem doğuştan
Söylenmemiş güzel sözleri al
Hepsinin içinde hadi kendini bul
Bir karmaşa, hep yara bere, sonrası uzak değil oysa

Geçen zaman merhem olur mu?
İlk günün yarası saklı hep şuracığımda
Terden sırılsıklam bak vücudum
Yaz günü sevişmeden olmaz bilmem neden
Yine telaş, hep başabela, sonrası kime
Hitap eder anca
Son kez (ilk kez) değil ama çok (son) biliyorum
Elde duran hikâyeye dönüyorum
Tükenmiş tarihimiz, kalıntı temsilimiz
Kırık köşk sırçasında



Tapılası şarkı?İşte o budur ifenim.(bkz.sakin)

salaklık başa bela

salak ben oluyorum burda.uyuyamıyorum da.aklımda hep düşünceler,susmak bilmeyen fon müziği.ve bu fon müziği de ezelin acıklı yerlerinde çalan.içimdeki salak ses ve fon müziği susmak bilmiyo,garip duygular da dinmek.çok açım bi de.saat 03:27.ne hoş.

niye tanıdık olsun ki bunca fazlalık?

sadece sakin diyorum,sakin...

1 Şubat 2010 Pazartesi

çok kitap okumanın zararı var mı ki?

Dün Hürrem'i okurken uyuyakalmışım.mişli geçmiş zaman çünkü en son kitap ayracını kaldığım sayfaya koyarken hatırlıyorum kendimi.50-60 sayfa kaldı,hadi bitir şu kitabı diye kendime baskı yaptığımı birde.Gece 1de uyandım tekrar.Annem yatmış,kardeşim ve babam birşeyler atıştırıyorlardı.Rüyamda görmüş gibi mutfağa gider gitmez buzdolabından çilekli pudingimi kaptım.Tvde Medya Kralı vardı.Kardeşim ve babam yattı,bende onu izledim.Program bitincede kitabın kalan sayfalarını okumaya koyuldum.Hürrem'in ölmek üzere olduğu kısımları okurken ağlamaya başladım.Etkileyici bir sonu vardı gerçekten.Sonunda "Hürrem melek miydi yoksa şeytan mı?" diye bir soru var.Bence her insan gibi o da.Gerektiğinde fazla masum ve saf bir melek,gerektiğinde de sınır tanımayan bir şeytan.Kitabı alırken tırsmıştım biraz,812 sayfa gözümü korkutmuştu.Ama kitap çok akıcı.Başladığı zaman bırakamıyor insan.Kitap araştırması yapan okuyucum varsa tavsiye ederim yani. (:
Kitap bittiğinde saat 3buçuktu sanırım.Öğlen 1de kalktım,rutin tatil günlerindeki gibi.Kahvaltıdan sonra kendimi salona kapattım resmen.Kuzenimden aldığım kitabı okumaya başladım.Tuna Kiremitçi'nin ilk ve en meşhur kitabı:Git Kendini Çok Sevdirmeden.
Sürükleyiciydi ama sonunu hiç beğenmedim.Yazar sonunu sanırım okuyucuya bırakıyor.Kendimi hüzünlü hissetmem de cabası.Aklımda bir sürü soru kaldı açıkçası.Yine de duygusal,hüzünlü bir kitaptı.Okuduğum için pişman değilim yani.Eskişehir'den bahsetmesi çok hoşuma gitti ayrıca. (: Zaten yazar da Eskişehirliymiş.Melis Birkan'ın oynadığı 'Adını Sen Koy' filmide kitabı anlatıyormuş.İzlemeliyim.